İnternet sitemizde çerez (cookie) kullanılmaktadır. Çerezler (cookie) hakkında detaylı bilgi için Çerez Politikası'nı inceleyiniz. Devam etmeniz halinde çerez (cookie) kullanımına izin verdiğinizi kabul edeceğiz. Çerez ayarlarınızı değiştirmeniz halinde internet sitesinin birtakım özelliklerini kullanamayabileceğinizi belirtmek isteriz.

Meme kanseri için yeni geliştirilen ilaçlar umut vaat ediyor

Meme kanseri için yeni geliştirilen ilaçlar umut vaat ediyor

Meme kanseri için yeni geliştirilen ilaçlar umut vaat ediyor

 

İleri düzeyde olan meme kanseri vakaları ya ölümle sonuçlanmakta ya da hastalar geri kalan yaşantılarına ciddi sağlık sorunları ile devam etmektedir. Fakat yeni geliştirilen meme kanseri ilaçları, ileri düzeyde meme kanseri olan kadınlara kurtulma şansı ve geri kalan yaşantılarında tedavi imkânı sunmaktadır.

 

Neratinib ve veliparib isimli iki ilaç ile ilaçların etkinliğinin belirlenmesi için özellikle genetik özellikleri belirlenen meme kanserli kadınlar üzerinde çalışmalar yürütülmüştür. Amerikan kanser derneği, adaptif dizayn olarak tanımlanan tedavi belirleme yönteminin kanser tedavisinde geleceğin akımı olacağını belirtti.

 

Neratinib adlı ilacın HER-2 pozitif ve hormon reseptör negatif meme kanseri olan kadınların %56’sında kanserin yayılmasını durduğu tespit edilmiştir. Kemoterapi ise kadınların sadece %33’ünde başarılı olabilmiştir.

 

Veliparib ise en saldırgan meme kanseri olan üçlü negatif (tripl negatif) meme kanseri olan kadınların %51’nde kanserin yayılması durdururken, kemoterapi ise kadınların sadece %26’sında başarılı olabilmiştir.

 

California Üniversitesi, San Francisco Kanser Merkezi, meme kanseri tedavi bölümü yöneticisi Dr. Laura Esserman, “Bütün bu çalışmalar bizim daha yenilikçi ve düşünceli olmamıza olanak sağlıyor ve ihtiyacı olan kadınlar üzerinde büyük farklılıklar yaratarak etkili olabilecek bu ilaç kombinasyonlarını daha hızlı üretmemizi olanak veriyor” şeklinde açıklama yaptı.

 

I-SPY Denemeleri olarak da bilinen bu araştırmalar, hangi tedavinin hangi hasta üzerinde etkili olabileceğini belirleyen 70 gene panelini kullanıyor.

Amarikan Kanser Topluluğu’ndan şef medikal danışmanı Dr. Otis Brawly, “Buradaki esas amacımız az sayıda insan üzerinde kısa zamanda çalışmalar yaparak ilacın işe yarayıp yaramadığını kontrol etmektir. Bu durumun kısa sürede anlaşılıp anlaşılmaması çok önemli çünkü biz kanseri iyi anlayıp genetik olarak tanımlayana kadar geçen sürede, üzerinde ilaç denecek insanların sayısı hızla artmakta” şeklinde ifade etti.

 

Bu sonuçlar kesin olmamakla beraber umut vaat edici. İlaçlar şuan faz 2 denemelerindedir. Umut edelim de, araştırma sonuçları sert yan etkisi olmayan yeni tedavi seçeneklerini üretilebilsin.

 

Kaynak:

Laura Esserman, M.D., director, Carol Franc Buck Breast Care Center, Helen Diller Family Comprehensive Cancer Center, University of California, San Francisco; Otis Brawley, M.D., chief medical officer, American Cancer Society; July 7, 2016, New England Journal of Medicine